9 Eylül 2015 Çarşamba

Eylül 09, 2015 tarihinde, tarafından

Seyahat Yardımcısı : Brugge (Belçika)


Tarih ve çikolata kokan, Batı Flandre'nin merkezi, huzur dolu şehir; Brugge.

Doğrudan uçuş bulunmuyor bu sevimli kente. Brüksel'e gelip buradan trenle ulaşım oldukça kolay. Brüksel'den gidiş dönüş 15 euro'ya tren bileti alınabiliyor. Haftasonları ve 25 yaş altındakilere indirim uygulanabiliyor (fiyat 8,5 euro'ya kadar düşebiliyor). Trenler genelde çift katlı, 220 v prizli standart üstü araçlar. Gün içinde çok sayıda tren kalktığından Central Nord veya Midi istasyonlarının birinden bilet alınabilir. Brüksel hakkında yardımcı olabilecek bilgiler için şu adrese bakılabilir.

1 saatlik tren yolculuk süresince önce Gent ardından Aalter istasyonlarında yolcu değişimi oluyor. Aynı gün içerisinde trenden inip sonraki trenlerden biriyle ekstra ücret ödemeden yola devam edilebiliyor.

Brugge Tren istasyonundan inince görünen şehir manzarası. Tam karşıdaki yüksek yapı Aziz Salvator Katedrali, sağdaki sivri kuleli yer ise Our Lady Church

Tren istasyonu şehir merkezine yürünerek ulaşılacak bir mesafede bulunuyor. Fazla eşyası olanlar taksileri tercih edebilir. Yürümek isteyenler yolun karşısından ilk sağa dönüp Minnewater gölüne doğru giden bol ağaçlı rotayı takip ederek şehre güzel bir başlangıç yapacaktır.

Poertoren Kulesi yanındaki meşhur köprüden Minnewater Gölü manzarası

Minnewater Gölü'nün bitiminde tarihi Beguinage (Begijnhof /Kadınlar Manastırı) yer almaktadır. Bir zamanlar Belçika'daki bekar/dul kadınların sığındığı bir yerleşim alanı olan büyük duvarlarla çevrili bu bölgeye göl üzerindeki küçük köprüden geçilerek girilmektedir.

Beguinage evleri

Beguinage'den çıkıp köprüden geçerken sağ kısımda gölde çok sayıda kuğu dikkat çekmektedir. Köprüden geçtikten sonra sol tarafta ise girişinde at kafası heykeli olan bir çeşme göze çarpar. Ardındaki dar yolun bitiminde soldan devam edince (Katelijnestraat) sivri kulesi ile Our Lady Church belirecektir. Kilise, içerisindeki Meryem ve İsa heykeli ile meşhurdur. Kilisenin yanındaki Gruuthusemuseum ve karşısındaki Old St. John's Hospital binasını da görmeden geçmemek gerekir. Görülmesi gereken bir diğer yapı, yol üzerindeki St. Salvator Katerdrali'dir.

Şehir Merkezi'nden Our Lady Church (solda) ve St. Salvator Katerdrali (sağda) görünümü

Şehirde iki kalabalık meydan var : Markt (Grote Markt) ve Burg. Markt meydanı, ortasındaki Jan Breydel ile Pieter de Coninck heykeli ve karşısındaki Belfry saat kulesiyle (Belfort) meşhur. Heykel, 1300'lü yıllardaki Altın Mahmuzlar Savaşı'nda (Battle of the Golden Spurs) Fransızlar'a karşı başarı sağlayan komutanların anısına yapılmış. Bölgenin en dikkat çekici yapısı ise şüphesiz Belfry saat kulesi. İçerisindeki merdivenleri çıkarak 83 metre yüksekten -tel ile korunmuş pencerelerden- şehir manzarasını izlemek mümkün. Kule 9.30 - 17 saatleri arasında açık. 8 euro tutarındaki bilet satışları ise 16.15'te sona eriyor. (6-25 yaş arası ve 65 yaş üstündekiler 6 euro ödüyor) Kulede en fazla 70 kişinin bulunmasına izin verildiğinden uzun bir süre kuyrukta beklemek gerekebilir. Açılış öncesi veya kapanış saatlerine yakın daha az sıra oluyor.

Belfry Saat Kulesi'ne çıkarken Markt Meydanı görünümü

Kuledeki mekanizma

Burg Meydanı, Markt'ın hemen yanında, nispeten küçük bir alanda yer alıyor. Burada belediye binası, nüfus dairesi (Civil Registry), Özgürlük Sarayı (Palace of the Liberty of Bruges), Kutsal Kan Bazilikası (Basilica of the Holy Blood) gibi tarihi yapılar bulunuyor. 

Belediye binası

Kutsal Kan Bazilikası

Kutsal kan bazilikası 9.30 - 12 ve 14 - 17 saatleri arasında açık. Ücretsiz olarak gezilebilen bazilikanın üst katında, bir tüp içerisinde, İsa'ya ait olduğuna inanılan kan ziyaretçilere görevli eşliğinde gösteriliyor. Her ziyaretçi tüpe bakma sırası geldiğinde küçük çaplı bir ayin yapıyor.

Brugge'de bot turu, vakti olanların mutlaka yapması gereken bir aktivite. Yürürken gözden kaçabilecek güzellikte manzarayı kanallarda yarım saatlik turlarla yakalamak mümkün. Bot turları birden fazla yerde başlıyor. Fiyatı 8 euro civarında. 4-11 yaş arası 4 euro. Turlar sabah 10 gibi başlayıp akşam 18 gibi bitiyor. Mevsime göre saatler esneyebiliyor. Bilet alımlarında genellikle kredi kartı geçmiyor.

Kanal turlarında teknelerin orta kısmındaki koltuklara oturarak iki cephe daha rahat izlenebilir

Brugge'de meydanlar ne kadar kalabalıksa ara sokaklar o kadar sakin ve huzurlu. Şehir, günübirlik turistlerin turlarla ve trenlerle geldiği saatlerde, sabah 10'dan sonra kalabalıklaşıyor, akşam hava kararmaya başladığında ise tekrar sakinleşiyor. Burası huzur arayanlar için günlerce sıkılmadan vakit geçirilebilecek bir atmosfere sahip. Sokaklarda neredeyse adım başı bulunan çikolata dükkanlarından alışveriş yapmak, akşamüstü nehir kenarında banklarda oturup ışıklandırılmış manzarayı izlemek oldukça keyif verici olmaktadır. Genel bir turistik gezi için ise 2 gün yetse de daha uzun süre kalacak olanların sıkılmayacağı kadar kilise, müze ve ortaçağ mimarisine sahip sayısız bina bulunmaktadır.

Şehrin son zamanlarda meşhur olmasına katkısı olan In Bruges filminin de çoğu mekanını yürüyerek görmek mümkündür. Minnewater köprüsü, Belfry kulesi, Burg Meydanı, Koningin Astridpark, Belediye Binası'nın yanındaki kemerli sokaktan (Blinde Ezelstraat) geçince görülen pazar yeri filmi izleyenler için mutlaka tanıdık gelecek yerlerdir.
      edit

0 yorum:

Yorum Gönder